NE OKUMALI

NE OKUMALI

Henüz bir kütüphaneye sahip değilseniz, muhtemel olarak kitap denilince aklınıza ders kitaplarınız geliyordur.

Çoğunluğun genel problemi okurken sıkılıyor olmak, kitaba kendini verememek, dikkat dağınıklığı, bütünlüğü sağlayamamaktır.

Bizim asli amacımız, doğru kitapla doğru insanı buluşturmak.

Doğru kitabı okumaya başlayan insanın kitap okumaktan hoşlanmaması mümkün değildir.

Peki, nedir bu doğru kitap? Doğru kitabın olduğu yerde bir de yanlış kitap mı var?

Bizim doğru kitabı seçmek diye tanımladığımız durum: Aslında okumayı sevdiğimiz konuya uygun kitap seçmektir. Peki hiç kitap okumamış bir insan için doğru kitabı nasıl belirleyeceğiz?

Burada imdadımıza kişinin TV, sinema alışkanlıkları yetişiyor. Arka sokakları izleyen bir okur adayımıza önereceğimiz kitap ile Güneş’in Kızlarını izleyen adayımıza aynı kitabı önermemiz mümkün değildir.   Peki, bir ortak nokta kitabı bulamaz mıyız sorusunu da duyuyor gibiyiz evet ortak nokta kitabı olarak adlandıracağımız kitaplar mevcut biz bu kitapların 100-150 sayfayı aşmamasına dikkat ediyoruz.

Sitemizin kuruluş aşamasında denek olarak seçtiğimiz kitap okuma alışkanlığı olmayan üç arkadaşımıza, günlük hayatlarındaki alışkanlıklarını dikkate alarak birer kitap hediye ettik.

A– deneği: 34 yaşında, ev hanımı olan arkadaşımız, iki çocuğu ile yaşayan duygusal yapıya sahip, daha önce okuma alışkanlığı kazanmamış bir bireydir. Kendisi ile yapmış olduğumuz kitap konulu sohbetimizde, yabancı isimlerin ve mekânların telaffuzunda zorluk yaşadığını,  okurken bu detayları aklında tutamadığını ek olarak duygusal filmleri sevdiğini öğreniyoruz.    Kendisine KÜRK MANTOLU MADONNA kitabını hediye ettik.

B– deneği: 20 yaşında, bekâr, serbest meslek sahibi olan arkadaşımız, yoğun iş temposu sosyal çevresinin kitaba uzaklığı nedeni ile kitap okuma alışkanlığı kazanamamış birisidir. Kendisini kitap okumaya ikna etmemiz gerçekten çok zor oldu. Kitap okumamak için bize sunduğu bahaneler standart sebeplerden farksızdı.  Kendisine hangi tür filmler izlediğini, TV’de takip ettiği programları sorduk. Aldığımız cevaplar doğrultusunda AÇLIK OYUNLARI serisini kendisine hediye ettik.

C–deneği: 30 yaşında, kurumsal bir firmada çalışan, iş yoğunluğundan ve onun yarattığı stresten kitap okumaya vaktinin olmadığını  söyleyen bir arkadaşımız. İş dolayısıyla sürekli okuyan birisi; ancak okudukları kanun, yönetmelik ve resmi gazete ile sınırlı. Kendisine OLASILIKSIZ kitabını hediye ettik.

Üç arkadaşımızın da kitapları okuma süreçlerini ve sonrasını birebir takip ettik ve bir kez daha anladık ki: Doğru insana doğru kitabı önerdiğiniz sürece, kitaba en uzak insanlar bile bir kitap aşığına dönüşüyor.  Üç arkadaşımız da ilk kitaplarından sonra okumaya, kitap tavsiyesi istemeye devam ettiler.

Bizler herkesin hayatının bir kitap ile değişebileceğine inanıyoruz.  Siz de bizim gibi düşünüyorsanız buyurun katılın bize.